8 Aralık 2013 Pazar

DÜNYA 2012

Irkçı Terör Bir Canımızı Daha Aldı 10/01/2012
Çek Cumhuriyeti'nin başkenti Prag'da bir Çingene kadını 2 ırkçı terörist tarafından katledildi. Bu olayın yakalanan ırkçı teröristlerin ilk eylemi olmadığı daha önce de evsiz insanlara çeşitli saldırılar gerçekleştirdikleri ifade ediliyor. Irkçı teröristlerin hedefi durumundaki evsiz insanların verdiği bilgiye göre nazi işaretleri kullanan ırkçılar balkanlarda giderek yaygınlaşan terör gruplarına üyeler.

Yaşanan korkunç olayda hayatını kaybeden Çingene kadınının bıçakla öldürülmeden önce ırkçı teröristler tarafından feci şekilde darb edildiği ifade ediliyor. Daha önce de evsizlere yaptıkları benzer saldırılarla bölgede tanınan ırkçıların genellikle kalabalık gruplar halinde hareket ettikleri, zayıf ve çaresiz gördükleri kişileri darb ettikleri ifade ediliyor.

Balkanlarda her geçen gün giderek daha büyük bir tehdit haline gelmeye başlayan ırkçı terör kimi sözde uzmanlar tarafından sıradan vatandaşların suça karşı bir tepkisi olarak sunulmaya çalışılıyor. Balkanlarda yaşanan tüm suçların sorumluluğunu Çingenelere yükleyen bu bakış açısı en az ırkçı terör kadar tehlikeli.

Her şeyden önce suç bireyseldir, bir kişinin işlediği suçtan ötürü tüm toplumun suçlanması kabul edilemez. Daha da önemlisi yaşananların sorumluluğunu Çingenelere yüklemeye çalışan sözde uzmanlar ırkçı teröristlerin nazi ideolojisini rehber edinmiş insanlık düşmanları olduğu gerçeğini unutturmaya çalışıyor. Bugün yaşananları suça bağlamanın toplama kamplarında katledilen insanları suçlu göstermeye çalışmaktan farkı yok. Irkçı terörün sorumlusu katledilen mazlum insanlar değil teröristlerdir.

DÜNYA 2011

Uluslararası Af Örgütü Macaristan'ı Uyardı 11/01/2011
Macaristan'ın AB dönem başkanlığını devralması üzerinde UAÖ arafından yapılan açıklamada Macar hükümetine insan hakları alanında çeşitli önerilerde bulunuldu. UAÖ açıklamasında özellikle ülkedeki Çingenelerin sorunları üzerinde duruldu.

Uluslarası Af Örgütü bu yıl Avrupa Birliği dönem başkanlığını devralan Macaristan'ın devlet bakanı Justice Robert Repassy'e insan hakları ile ilgili bir dizi öneri sundu. Çingenelerin haklarının korunması başlığının en ön sıralarda yer aldığı açıklamada, ayrımcılığa karşı mücadele ile adalet, şeffaflık ve açıklığın güvence altına alınması gibi konulara değinildi. Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Uluslarası Af Örgütü Avrupa Direktörü Nicolas Beger Macaristan'ın dönem başkanlığı süresince Orta ve Doğu Avrupa ülkerinde insan haklarının korunması noktasında kritik bir rol oynayabileceğine işaret etti.

Uluslararası Af Örgütü'nün açıklamasını değerlendiren Macaristan devlet bakanı Repassy dönem başkanlığı süresince Af Örgütünün uyarılarını dikkate alacaklarını vurguladı. Repassy bunun yanında suç mağdurlarının haklarını korumaya da odaklanacaklarını sözlerine ekledi.

Macaristan'ın dönem başkanlığı Avrupa Birliği içerisinde çeşitli tartışmalara neden oluyor. Almanya Hükümeti dışişlerinden sorumlu devlet bakanı Werner Boyer konuyla ilgili sert bir açıklama yaparak Macaristan'ın özellikle medya ve özgürlükler konusunda diğer ülkelere yol gösterme konumunda olmadığını ifade etmişti. Kimi AB temsilcileri Macaristan'ın dönem başkanlığı sürecinde dönem başkanlığı kurumunun bazı yetkilerinin kısıtlanmasını savunuyorlar.

Macaristan'daki ırkçı Jobbik partisiyle bağlantılı olduğu iddia edilen Magyar Garda isimli terör örgütünün Çingene aileleri hedef alan saldırıları geçmişte çok ciddi tartışmalara neden olmuştu. Çingenelere dönük terör eylemleri halen devam ederken diğer taraftan da ırkçı Jobbik partisi yaptığı çeşitli açıklamalarla Çingene toplumunu Macaristan'ın günah keçisi haline getirmeye çalışıyor. Bu şartlar altında Macaristan'ın dönem başkanlığının Avrupa Birliği'ne neler getirip neler götüreceği ciddi bir tartışma konusu.

Kaynak: http://www.politics.hu/

DÜNYA 2010

Roma Belediyesi Casalino 900'ü de Yıkıyor 04/01/2009
Roma Belediyesi yeni bir yıkım kararına daha imza attı. Geçtiğimiz aylarda Casalino 700 adlı, ağırlıklı olarak Çingenelerin yaşadığı mülteci kampından sonra, yine Roma'da bulunan ve yine Çingenelerin ağırlıklı olarak yaşadığı Casalino 900 kampının da yıkımına karar verildi. 2010 yılının ilk günlerinde yıkımın tamamlanması planlanıyor.

Casalino 900 Roma'nın en büyük mülteci kampı olma özelliğini taşıyor. 40 yıldan beri altyapısız bir şekilde mültecilerin başını sokabildiği kampın yıkımından sonra ise tıpkı Casalino 700'de olduğu gibi alternatif bir yerleşim alanı gösterilmedi. Casalino 900'ün yıkımından sonra 300 tanesi çocuk olmak üzere 700 Çingene evsiz kalacak. İtalya'da faaliyet gösteren Grup Everyone yetkilileri, kampta bulunan çocukların büyük bir bölümünde sağlık sorunları bulunduğunu hiç değilse çocuklara devletin sahip çıkması gerektiğini belirttiler. Kamptaki çocuklarda hepatit, down sendromu, solunum yolu hastalıkları bulunurken; bunun yanı sıra kampta çeşitli derecelerde yanıklara sahip birçok çocuk var. Durumun ciddiyetini İtalyan Hükümetinin algılmak istemediğini söyleyen, Grup Everyone'dan Roberto Malini konuyla ilgili olarak geniş kapsamlı bir rapor hazırladıklarını ve raporu Avrupa Konseyi ile Birleşmiş Milletler Yüksek Komiserliği'ne yollayacaklarını söyledi.

Casalino 700'ün yıkımından sonra kampta yaşayan Çingeneler, yakınlarda bulunan terkedilmiş bir fabrikaya yerleşmişler, belediye Çingeneleri buradan da tahliye etmişti. Casalino 900'ün yıkımından sonra ise Çingenelerin nereye gideceği bilinmiyor.

Casilino 900'de fotoğraflar

Kaynak: www.everyonegroup.com

6 Aralık 2013 Cuma

DÜNYA 2009

Üniversiteli Çingenelerin Dergisi: Amenca 07/01/2009
Slovakya'da üniversiteli Çingenelerin bir dergisi var. Beşinci sayısını Kasım ayının son günlerinde çıkaran dergi hem Çingene kültürünün tanıtıldığı ve sorunlarının çözümü için önerilerin geliştirildiği hem de Çingene gazeteci adaylarının tecrübe kazandığı bir platform olma özelliğini taşıyor. Dergi, ABD büyükelçiliğinin katkılarıyla okuyucularına ulaşıyor.
Çingene olmayan birçok öğrencinin de aktif bir biçimde çalıştığı dergi, hoşgörü kültürünün gelişmesinde önemli bir rol oynamayı amaçlıyor. Dergide çeşitli tartışma yazıları, Çingene kültür ve geleneklerini tanıtan makaleler ve Çingenelerin eğitim, iş yaşamı gibi alanlarda karşılaştıkları sorunlara ilişkin çözümlemeler yer alırken, Kasım ayında çıkan son sayıda ABD büyükelçisi Vincet Obsitnik ile yapılan bir röportaja yer verildi.
Kaynak: Roma Virtual Network

DÜNYA 2008

İtalya Çingeneleri Sınırdışı Ediyor 01/01/2008
Geçtiğimiz Ağustos ayında, bir Çingene yerleşimine yapılan kundaklamadan sonra dikkatleri üzerine çeken İtalya, yeni bir olayla yine gündemde. Ülkeye göç eden Romanya vatandaşları, sınırdışı edilmeye başlandı. Yaklaşık 500 kişi ülkelerine gönderilirken, bu sayının önümüzdeki günlerde 1200 kişiye ulaşması bekleniyor. Ayrıca bu insanların büyük bir bölümünü Çingeneler oluşturuyor.
Özellikle Romanya’nın Avrupa Birliği’ne girişinden sonra büyük çoğunluğunu Çingenelerin oluşturduğu Romanya vatandaşları İtalya’ya göç etmeye başladılar. Bu duruma hazırlıksız yakalanan İtalya, ülkenin yeni sakinlerinin istihdam ve yerleşim gibi sorunları karşılayamadı. Bu duruma Avrupa’da yükselen milliyetçilik de eklenince, hem yerleşik İtalyan vatandaşları hem de göçmenler zor günler yaşamaya başladılar. İtalyan Hükümetinin bu durum karşısında uygulamaları ise sorunun kısa vadede üstesinden gelemeyeceğini göstermiş oldu.
Kaynak: United Press International

DÜNYA 2007

Çingene Parlementere Irkçı İfadeler 19/01/2007
Dimitar Kinov Stoyanov 1983 doğumlu genç bir Bulgar siyasetçisi. Sofya Üniversitesinde Hukuk okurken radikal sağ parti Ataka’ya katılıyor. 2005 seçimlerinde birkaç ufak milliyetçi partinin de yer aldığı Ataka koalisyonu içinde milletvekilliği görevini üstleniyor. Aynı yılın ağustos ayında ise Avrupa Parlementosu gözlemcisi sıfatını yükleniyor. Adıyla anılan tek icraatı ise Çingenelere karşı kullandığı ırkçı ifadeler. 2006 yılının Avrupa Parlamentosunun “ Adalet ve İnsan Hakları Dalında En Başarılı Parlamenteri” unvanı için Çingene kökenli Macar vatandaşı Livia Jaroka’nın aday gösterilmesi üzerine Stoyanov, tüm Avrupa Parlamentosu üyelerine Çingeneler aleyhinde ırkçı ifadeler dolu bir e-mail attı. Bu emailde şunları diyordu Stoyanov: Benim ülkemde ( Bulgaristan) bu itibarlı olanından ( Jaroka’yı kastediyor) daha güzel on binlerce Çingene kız var. Doğru zamanda doğru yerde olursanız sizin sevgili karınız olmak üzere bu kızlardan ( 12-13 yaşlarında ) bir tane satın alabilirsiniz. En iyileri çok pahalı – bir tanesi 5000 euro’ya yükseliyor. İnanın bana bir sürü Çingene kadın gördüm ama onun yaşındakilerin hepsi ondan daha çelimsizdi. Acaba o bütün Avrupa’da yoksulluktan, işsizlikten ve içler acısı koşullardan acı çeken insanlarının sıkıntılarını paylaşmıyor mu ? üçüncü olarak bu yıl zaten bir ödül aldı. Ama durun peki bir genç lider için. Allah aşkına Bu itibarlı hanımefendi daha 32 yaşında “ Bu sözler üzerine Avrupa Parlamentosu, Bulgar Parlamentosundan gölemci sıfatını kaldırmasını istedi. Ama bunu yapacak bir mekanizma yoktu. Stoyanov’un Bulgaristan 2007 Mayıs seçimlerinde Avrupa Parlamentosu için Ataka listesinin lideri olacağı medyada geniş yer buldu.
Stoyanov’u bu denli sinirlendiren Livia Jaroka ise Avrupa Parlamentosu’nun 1994-1999 yılları arasında görev yapmış olan İspanyol vatandaşı Juan de Dios Ramirez-Heredia’dan sonra ikinci Çingene kökenli parlamenteri. Jaroka Varşvadaki sosyoloji eğitiminden sonra İngiltere’de Çingene sorunları ve kültürü üzerine odaklanarak burada antropoloji eğitimi gördü. 2004 yılında parlamenter olan Jiroka 2006 yılında 2006’nın Parlamenteri ödülünü kazandı.
Jaroka, Avrupa Roman Hakları Merkezi ve Avrupa Roman Bilgi Merkezi ile birlikte çalışmalar yürütüyor ve Çingene halk temsilcileriyle temas etmeye çabalıyor. Bu ırkçı nefretin hedefi haline gelen Jaroka Çingene halkının başarılı bir temsilcisi olarak öne çıkıyor.

TÜRKİYE 2012

Çorlu Küçük Sultan İçin Seferber Oldu 03/01/2012
İstanbul Şişli Etfal Hastanesi'nde kan kanserine karşı mücadele veren 7 yaşındaki küçük Sultan'a Çorlu'dan dostluk eli uzandı. Çorlu Müzisyenler Derneği'nin ön ayak olmasıyla kendi aralarında yardım toplayarak Sultan'a yollayan Çorlu'nun Roman Çingeneleri kendileri de zor şartlar altında çalışarak kıt kanaat geçinmelerine rağmen güzel bir dayanışma örneği sergilediler.

Küçük Sultan'a İstanbul Kağıthane Yahya Kemal Mahallesi'nde yaşayan ve geçimini kağıt toplayıcılığı ile temin eden amcası bakıyor. Kan kanseri teşhisi konularak Şişli Etfal Hastanesi'nde tedavi altına alınan Sultan'ın durumu aileyi tanıyan tüm komşularını olduğu gibi Çorlu'daki yakınlarını da fazlasıyla üzmüş. Kendi imkanları çerçevesinde Sultan'a ve ailesine destek olmak isteyen Çorlulu Çingeneler kendi aralarında iş birliği yapmışlar.

Çorlu Müzisyenler Derneği'nin girişimiyle ortaya çıkan iller arası dayanışma tüm topluma örnek olması gereken bir güzelliği işaret ediyor. Konuyu değerlendiren Yahya Kemal Mahallesi sakinlerinden yazarımız Cemil Akmaca "Toplumun tamamı bu insanlarımızın gösterdiği dayanışmayı örnek alsa sorunlarımızın çoğu çözülürdü." yorumunu yapıyor.

Kaynak: Çingeneyiz Tekirdağ